HAİLEY VE JADEN İLE BİRLİKTE BİRAZ HAYAL KURABİLİRİZ.
NİSAN 30, 2020
Karantinanın 7. haftasının ortalarında evimde otururken (başka nerede olabilirdim ki?) canlı müziği hayal ediyorum. Eğlenceli değil miydi? Herkesin iç içe olduğu o bağlılık ve beraberlik hissi. Müziğin dolaysız ve saf keyfini beraber deneyimlemek. Beraber, bir arada ve aynı yerde. Sanal bir birliktelik değil, gerçekten beraber. Neşeyle dans etmek, şarkı söylemek ve zıplamak. Kutlamak! Bunun için sabrediyorum. O anları tekrar yaşamak istiyorum.
Evde kalmak ve iletişim içinde olmakla doğru olanı yapıyoruz. Ama bence canlı müzik için özlem duyduğumu söylemem sorun değil. Ve biliyorum ki o günlere geri döneceğiz. Güvenli olduğu zaman, korkusuzca eğlence için zıplayacağız.
Canlı müziği düşündüğümde çok özlediğim festival sezonunu düşünmeden edemiyorum. Levi’s®, adeta bir sanat olan ve benzersiz kişiselleştirme imkanları sunan Levi’s® Tailor Shop ile her zaman dünya çapındaki müzik festivallerinde büyük işler gerçekleştirir.
Coachella tüm festivaller içinde en büyük olanıdır ve Coachella’daki denim kişiselleştirmelerimiz de öyle. Ve davetli listemiz de aynı şekilde.
İkonik 501®in yüzü olan Hailey Bieber ile geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz festival kampanyamızı Coachella sırasında lanse etmiştik.
Bu yıl, Hailey ve dostumuz Jaden ile bu büyüyü yeniden yaratacağımız için çok heyecanlıydım. Ama çölde dans etmek yerine, geçmiş Coachella performanslarından favorim olan bir kaçını (Janelle Monae, Lorde, Beyonce) hayal etmek zorundaydım. Bu yıl planlanan listede yeni favorim hangisi olurdu acaba? Ari Lennox ya da Frank Ocean? Bir festival olmayabilir ama yine de kampanyamızı tanıtmak istiyoruz çünkü hepimiz biraz hayal kurmayı hak ediyoruz
Gençliğin iyimserliği ile dolu bu fotoğraflara baktığımda anılarım canlanıyor. 1969’da 3 günlük barış ve müzik ile dolu Woodstock fotoğraflarını hatırlıyorum. Tam olarak, aktivizm, iyimserlik ve yaratıcılığın ta kendisiydi. Bob Haas’ın (LS&Co’nun emekli Yönetim Kurulu Başkanı ve Levi Strauss şirketinin kurucusunun büyük büyük torunu) dediği gibi; “Levi’s® günümüzün enerji ve etkinliklerinin simgesi haline gelmiştir.” Berlin duvarı yıkıldığında, Alman gençliği özgürlüğün ve demokratik kapsayıcılığın sembolü olarak Levi’s® giyerek duvarın tepesinde duruyorlardı. Dünyadaki herhangi bir onur yürüyüşüne gidin, orada mutlaka bir Levi’s® platformu ve Levi’s® giyen dostları ile LGBTQ+ gruplarını bulacaksınız.Bu bir tesadüf değil. Levi’s® her zaman seslerini duyurmak, değişim için savaşmak, daha güzel günlere umut olmak için cesareti olanların seçeneği oldu. Daha çok beraberlik, daha çok sevgi, daha çok neşe için.
Kaliforniya’da seçilen ilk eşcinsel resmi yetkili Harvey Milk, burada San Francisco’da eşcinsel hakları için savaşırken Levi’s® giydi. Benzersiz bir yaratıcılığa ve cesur vizyona sahip sanatçılar, Georgia O’Keefe, Andy Warhol ve Keith Haring gibi hepsi Levi’s® giydi. Ve orijinal seslere sahip müzisyenler de tahmin edeceğiniz gibi Levi’s®’ı tercih etti. Debbie Harry, John Lennon, the Ramones, Bruce Springsteen, Kurt Cobain, Run DMC, Joan Jett, Elvis, Beyonce gibi... Liste devam ediyor.
Levi’s®, daha iyi yarınlar için çabalamaya cesaret edenlerin seçimi olarak her zaman demokratik kapsayıcılığın ve gençlerin güçlendirilmesinin bir sembolü olmuştur.
Levi Strauss’un kendisi bu idealin vücut bulmuş haliydi. Kaliforniya sahillerinde daha iyi bir yaşam arayışı için Bavyera’daki evini terk etti. Bir manifatura mağazası açtı ve elde ettiği ilk karını yetimhaneye bağışladı.
Hak ettikleri dünyayı yaratan, talep eden ve bunun için çabalayan günümüz gençliğine baktığımızda bu mirası geleceğe taşıdıklarını görüyoruz. Hiç kuşkunuz olmasın, gençler bu kriz sırasında oldukça hırpalanıyor. Mezuniyetler ve mezuniyet baloları gibi yeni ufuklar açan dönüm noktaları deneyimleyememenin ötesinde, çok büyük ekonomik belirsizlikler içinde mezun oluyorlar. Planladıkları gelecek artık net değil. Aileleriyle yaşarken çoğunun içinde tek başına fırtınalar kopuyor. Önlerindeki inanılmaz zorluklarla yakın geleceklerini askıya almış durumdalar.
Ama iyimser duruşları, birliktelik algıları ve kişilikleri onları ileriye taşıyacak. Bunu kendi çocuklarımda görüyorum. Oğlum 19 yaşında, üniversite öğrencisi ve sanatçı. Gerçekte olduğu kişi olmaktan korkmuyor. Sanatçı olduğunu ve kendini benzersiz bir şekilde sanatı ile ifade etmekten çekinmiyor. Ve daha geniş bir sanatçı topluluğunun parçası olmaktan çok büyük bir zevk alıyor. Kolektif olmakta güç buluyorlar. Hepimiz buradan bir ders çıkarabiliriz.
Arkadaşlarımız ve iş ortaklarımız Jaden ve Hailey’e baktığımda çok cesaretleniyorum. Hailey’nin iyimserliği ve özgünlüğü, Jaden’ın doğaya bağlılığı, nasıl daha duyarlı ve sorumluluk sahibi seçimler yapmamıza yönelik öğretme arzusu ilham veriyor. Hem bireysel hem de Levi’s® olarak bizi, elimizden gelenin en iyisi olmaya zorluyorlar. Bana umut dolu olmanın nasıl olduğunu hatırlatıyorlar. Ve şuan bunu hepimizin hatırlaması gerekli. Bu meydan okuma ile yüzleşmeden önce, kolektif iyimserliği devam ettirmek hiç bu kadar önemli olmamıştı. Çoğu için daha zor, bazıları daha çok yük taşıyor. Daha az taşıyanlarımız ise daha çok yardımcı olmaya yönelmeli. Ben bu sorumluluğu hissediyorum.
Levi’s® çok fazla şeye şahit oldu. Depremler (1906, 1988), savaşlar (1. ve 2. Dünya Savaşları), pandemiler (1918). Her koşulda çalışanlarımızla, topluluklarımızla ve sevenlerimizle birlikte ayakta durduk. Dayandık. Ve yine başaracağız, sizinle birlikte.
Şimdi bir an için eğlenelim, çünkü hepimiz biraz eğlenceyi hak ediyoruz. Yeni kampanyamıza bir göz atın. Neşenin nasıl hissettirdiğini hatırlayın.
Jen Sey, CMO